Gelişmiş ülkeler, Kyoto’nun gelişmekte olanları da kapsayacak şekilde genişletilmesini istiyor.
Cancun’daki tartışmaların temel noktalarından bir tanesi, zengin ve yoksul ülkelerin taahhütlerini nasıl raporlayacakları ve bunların uluslararası bir incelemeye tabi tutulup tutulmayacağı.
Meksika’da gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler görüşmelerinde iklim müzakerecileri, sera gazı emisyonlarında zengin ülkeler ile yoksul ülkeler arasındaki yirmi yıllık farkı ortadan kaldırabilmek için neler yapılması gerektiğini tartışıyorlar.
Gelişmiş ülkeler, dünyanın en büyük karbon üreticisi olarak ifade edilen Çin’in önderlik ettiği hızlı büyüyen ekonomilerin emisyonlarını azaltmak için daha fazla gayret harcamaları gerektiğini ifade ediyorlar.
Bir çok yoksul ülke ise, 1992 yılında imzalanan BM anlaşmasının zengin ülkelerin bu konuda liderlik etmesi gerektiğine ilişkin ifadesinin değişmemesi gerektiğini söyleyerek buna karşı çıkıyorlar. Avrupa Birliği müzakerecilerinden Artur Runge-Metzger "Bunun oldukça tartışma yaratacak bir konu olduğunu kesinlikle söyleyebilirim. Çin için -küçük, yoksul ülkelere göre- ölçümleme, raporlama ve soruşturmaya ilişkin çok daha sıkı kurallar söz konusu olmalı” diyor. Ayrıca salı günü detaylandırılan AB fonlarının, yoksul ülkelerin emisyonlarını raporlayabilmeleri konusunda yardımcı olacağını ifade ediyor.
Geçen yıl düzenlenen Kopenhag Zirvesi’nde sanayileşmiş ülkelerin emisyonlarını azaltması, gelişmekte olan ülkelerin ise sera gazlarının yavaş büyümesi hususunda anlaşma sağlanmıştı. Cancun görüşmeleri, Kopenhag’a göre çok daha az tutkulu gerçekleşiyor. Cancun’da yoksul ülkelere kanalize edilecek “yeşil fon” veya karbonu emen tropikal ormanların korunması gibi daha odaklanmış faaliyetler üzerine çalışmalar yapılıyor.
Cancun’daki tartışmaların temel noktalarından bir tanesi zengin ve yoksul ülkelerin taahhütlerini nasıl raporlayacakları ve bunların uluslararası bir incelemeye tabi tutulup tutulmayacağı.
Hindistan gelişmiş ve gelişmekte olan önde gelen tüm ekonomilerin emisyonlarını raporlaması gerektiğini ve aynı zamanda zenginlerin de iklim desteklerini detaylandırması gerektiğini belirtiyor.
Zenginlerle yoksullar arasındaki farklılıkları azaltacak bu durum önde gelen gelişmekte olan ekonomiler açısından büyük bir tavizi ifade ediyor. 1992 iklim anlaşmasına göre sadece 40 gelişmiş ülke emisyonlarını yıllık olarak raporlamak zorunda.
Yeni raporlama sistemine göre yapılacak düzenlemeler daha geniş çaplı bir anlaşmanın ve ormansızlaştırma ile daha sıcak bir dünya ile mücadelenin finansmanındaki engelleri kaldırabilir. Greenpeace Hindistan’dan Siddharth Pathak "Eğer uygulanabilirse, bir çok konuya çözüm getirebilecek bir öneri” diyor.
Bazı gelişmiş ülkeler geçtiğimiz yıl Kopenhag’da başarı sağlanamamasını karbon azaltma çabalarının sadece gelişmiş ülkelere yüklenmiş olması olarak görüyorlar. 2008-2012 Kyoto Protokolünün bu bakış açısıyla genişletilmesini gerektiğini ifade ediyorlar.
Tokyo’da bir konferansta konuşan Japonya Hükümet Sekreteri Yoshito Sengoku "Kyoto Protokolü’nün genişletilmesi yönündeki tartışmalara sert bir biçimde karşı duracağız. Çünkü bunun son derece adaletsiz ve etkisiz olacağını düşünüyoruz” dedi.