‘Küresel ısınma diyetine geçmeliyiz’
Kanada’nın en önemli bilim ve araştırma ödüllerinden biri olan The Premier’s Research Excellence Award (PREA) sahibi-Ontario Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Dinçer, küresel ısınma nedeniyle artık kaynakların daha doğru ve tasarruflu kullanılması gerektiğini belirtti.
Kanada’nın en önemli bilim ve araştırma ödüllerinden biri olan Ontario’daki The Premier’s Research Excellence Award (PREA) sahibi Ontario Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Dinçer, Kanada Delegasyonu ile birlikte İstanbul’da bir toplantıya katıldı ve ekiple birlikte Pamukkale Üniversitesi’ni ziyaret etti.
Rektör Vekili Prof. Dr. Halil Kumsar’ın başkanlığında gerçekleşen toplantıya katılan Prof. Dr. Dinçer, üniversiteler arası diyalog ve ortaklıktan memnuniyet duyduğunu, kişisel girişimlerin yanında kurumsal anlaşmaların yapılmasıyla ortak araştırmaların artacağını belirtti. PAÜ Enerji Merkezi ile birlikte çalışmalara devam edeceklerini ifade eden Prof. Dinçer; enerji konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu.
SAVAŞLARI DA BARIŞI DA DOSTLUĞU DA BELİRLEYEN ENERJİ AKIŞI …
Prof. Dr. Dinçer, “Benim enerji konularında çok boyutlu çalışmalarım var, bunlar stratejik projeler (nükleer esaslı projeler) ve geleneksel projeler (güneş enerjili sistem). Amerika’da devlet yetkililerin olduğu bir toplantıya katılmak üzere davet edildiğim Beyaz Saray’da ilginç bir şeyi ortaya koydum: 3E+1P…3E enerjinin e’si, environment (çevre) e’si ve ekonominin e’sini gösteriyor; bunun da merkezine p’yi (politica) koydum. Çünkü yapılan araştırmalar, geliştirilen teknolojilerin geldiği ana nokta şu: Eğer siz siyaseti işin içine çekmiyorsanız, siyaseti bunun parçası yapmıyorsanız denklemin çözümü mümkün değildir. Beyaz Saray’da siyasetçilerin de bu işe girmesi gerektiğini belirttim. Siyasetçilerin bu denklemin, aynı zamanda çözümün parçası olması gerekiyor. Dünya boyutunda baktığımızda bütün olayların arka planında enerji akışları olduğunu söyleyebiliriz. Dünya enerji akış haritaları savaşları, ilişkileri, dostlukları ve düşmanlıkları yani her şeyi belirliyor. Çünkü bu enerji akışları, aynı zamanda finansman akışları da sağlıyor. Parasal akışlar, çevresel etkenler, politika ve ekonomi ile ilgili boyut tamamen buna bağlıdır. Orta Doğu’da sürekli savaşların çıkması buna bağlıdır. Bugün her ülke kendi enerji boyutunda stratejik planlarını, stratejik çalışmalarını, stratejik yol haritalarını yapıyor, yapmak zorundadır” dedi.
BEYİN TAKIMI OLUŞTURULMALI …
Prof. Dr. Dinçer, “Türkiye’de öncelikle uzmanlar heyeti kurulması, yani beyin takımı oluşturulup ileriye yönelik kısa, orta ve uzun ölçekli yol haritalarının çıkarılması gerekiyor. Enerji güvenliği bir ülke için çok önemlidir. Örneğin Rusya bir buçuk sene önce doğalgaz vanasını kapattı, Ukrayna ve Avrupa’nın birçok bölümü başka ülkenin kontrolünde oldukları için doğalgaz alamadı. Enerji güvenliğinin yanında teknolojik güvenlik de çok önemlidir. Gelişmişlik teknolojik gelişme ve kurumsallaşma olmak üzere iki boyutludur” diye konuştu.
BOR SİHİRLİ MACUN DEĞİL …
Dinçer, “ Bizde bazı şeyleri ilahlaştırma özelliği var. Mesela bor, kanser hastasına ya da evde kalmışa deva sihirli bir macun gibi düşünülüyor. Ama gerçek boyutta bakmamız lazım: Biz boru nerde kullanabiliriz? Birçok ülke Amerika da dahil olmak üzere, bor hakkında 60’lı yıllarda çalışma yaptılar. Bor hakkında çıkan sonuç, borun direkt enerji kaynağı olarak kullanılması zor bir element olduğudur. Ama bor, inşaat sektöründen tutun, ilaç sektörüne kadar farklı alanlarda malzeme olarak kullanılabilir. Aslında biz kendi kendimize engel oluyoruz, daha sonra yabancıların bize engel olduğunu söylüyoruz. Tabi her ülkenin kendine özgü, başka ülke üzerinde oynadığı oyunlar olabilir ama her ülke de buna karşı stratejik önceliklerini araştırmak, politikalarını, eğitim ve endüstriyel politikalarını geliştirmek zorundadır. Yani kısacası enerji günümüzde her şeyi şekillendiriyor. Bizim boru nerelerde kullanabileceğimizi bilmemiz ve araştırmaları buna göre şekillendirmemiz gerekiyor ” dedi.
KÜRESEL ISINMA SONUCU ARA MEVSİMLER ORTADAN KALKACAK …
Dinçer, “ Küresel ısınma gerçekten de bizim küresel bir sorunumuzdur. Bunun için de çözümler gerekiyor. Bizim İstanbul’da düzenlenen konferanstaki ana amacımız bütün disiplinleri bir araya getirerek, gerek bölgesel gerek küresel çözümler bulmak. Dünya’nın bir bölümünde kuraklık yaşanırken, diğer bölümünde sel baskınlarının olması, buzulların çözülmesi, sıcaklıkların artması, okyanusların yükselmesi ve sahillerin sular altında kalması, iklimsel değişikliklerdir. İklim tahmincilerin ileriye yönelik yaptığı açıklamaya göre ara mevsimler ortadan kalkacak dünyada iki mevsim görülecek. Bu değişiklik de her şeye (teknolojiye, sosyolojiye, insanlığa, yaşama…) etki ediyor ” diye konuştu.
KÜRESEL ISINMA DİYETİNE GEÇİLMELİ, KÜRESEL ISINMA ETİKETİ ÇIKARILMALI …
Prof. Dr. Dinçer, “ Kişisel ve toplumsal boyutta yapılacakların yanı sıra devletin yapacağı paketler var. Artık küresel ısınma diyetine geçilmesi, eski alışkanlıkların bırakılması gerekiyor. Kaynakları daha doğru ve daha tasarruflu kullanmalıyız. Bunun yanında da küresel ısınma vergisi getirilmesi gerekiyor. Küresel ısınma etiketi çıkarılmalı. Herkesin çevreye ne kadar zarar verdiğinin bilinmesi gerekiyor. Devletin bunu koordine etmesi lazım. Bu konuda kanunların değil, teşvik paketlerinin çıkarması gerekiyor ” dedi.
İşte merak edenler için Prof. Dr. İbrahim Dinçer’in Özgeçmişi :
Prof. Dr. İbrahim Dinçer, 10 civarında uluslararası kitabın yazarı veya ortak yazarı olup, 250’den fazla uluslararası makalesi ve 50 civarında teknik raporları bulunmaktadır. Birçok ulusal ve uluslararası konferans, sempozyum, çalıştay ve teknik toplantılarda başkanlık yapmış, öğretim üyesi ve çağrılı konuşmacı olarak 30’dan fazla konuşma gerçekleştirmiştir. Prof. Dr. İbrahim Dinçer, değişik uluslararası bilimsel kuruluşların aktif üyesi olup, çok sayıda prestijli uluslararası dergilere, baş editör, ortak editör, bölgesel editör ve yayın kurulu üyesi olarak hizmet vermektedir. Aynı zamanda, çeşitli araştırma, öğretim ve hizmet ödülünün sahibidir.
University of Ontario Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. İbrahim Dinçer, Kanada’nın en önemli bilim ve araştırma ödüllerinden biri olan Ontario’daki “The Premier’s Research Excellence Award (PREA)”ını kazanmıştır. Bu bilim ve araştırma ödülüne, üniversiteleri veya araştırma kuruluşları tarafından aday gösterilen adaylar, kendi müracaatlarına yaptıkları bütün bilimsel ve araştırma çalışmalarının yanı sıra önemli bir alanda bir proje taslağı da hazırlayıp sunmaktadır. Bu ödül sekreteryası ve bilimsel danışma kurulu, hem adayın bilimsel çalışmalarını ve dünya bilimine katkılarını, hem de projesini değerlendirmektedir. Yüzün üzerinde bilim insanının başvurduğu bu ödül için seçim tamamlanmış ve bu önemli ödüle bir Türk Profesörü layık görülmüstür. Prof. Dr. İbrahim Dinçer bu ödülle birlikte sunmuş olduğu hidrojen yakıt pilli araçlar konusunda “Yakıt Pilli Araçların Sürdürülebilirlik, Termodinamik, Çevresel ve Yaşam Ömrü Analizleriyle Değerlendirilmesi ve İyileştirilmesi (Assessing and Improving Fuel Cell Vehiclesthrough Sustainability, Thermodynamic, Environmental and Life Cycle Analyses)” isimli projesine de 150 bin dolarlık destek almıştır. Bunun 100 bin doları Kanada hükümetinden ve geri kalan 50 bin doları ise University of Ontario’dan gelmektedir. Bu projede, doktora öğrencileri ve doktora sonrası araştırmacıları yer almaktadır.
DENİZLİHABER / 17 Temmuz 2009
-.-
Sürdürülebilir Bir Dünya için Su, Enerji ve Çevre ...
